Sorun basit bir kıskançlık.

Bir rüya vardı uyandık hatırlamadık, gördük ama unuttuk, hayat gibi tanıştık, kaynaştık, ayrıldık.Hani vardır ya yazın ortasında dondurma alırsın, dondurma erir ve yere düşer üzülürsün. Öyle bir his bu yada fırçana koyduğun macunun lavaboya düşmesi.O umutsuzluk hayal kırıklığı, zamandan çalınan o küçük an.. biz bu gece romantizmden uzak bir gün yaşadık mutluyduk yada mutsuz kim merak eder ki biz bu gece uykusuzduk.Belki de sadece özledik.Neyi yada kimi olduğu önemli değil.Sonradan farkettik kaybettiklerimizi belki ve kaybettikten sonra aklımız başımıza geldi ama borun pazarı çoktan geçmişti yada geçmemesi için çabalıyoruz hala.Kimbilir biz bugün neden buradaydık, ne yaptık, ne yedik, neden yedik.Kime ne ? Biz bu gece sadece birazcık uykusuzduk.En anlamsız anlarda üzüldük en ciddi anlarda güldük belki dengesizdik kime ne?Saman altından su yürüttük samanlıkta ki o iğneye sahip olduk durduk biraz düşündük yanıldık belki karamsar kaldık biz biraz neydik cevapsız sorular bulduk cevabını bilenlerden olduk fark ettik belkide kaybettik kime ne? Keskin sirke küpüne zarar'ın neresinden dönersek kardır belki, belkide olmak ya da olmamaktır ve bütün mesele budur kim bilir? Biz aldatıldık, ama hiç aldatmadık. Ağladık fakat ağlatmadık. Hatalıyız belliki. Ya da biz birer pollyanna da olabiliriz. Bir bardak varmış hep dolu tarafını gördüğümüz veya görmeye çalıştığımız ve bilin bakalım o bardağa ne olmuş ? O bardak aslında boşmuş ve hiç dolmamış yada boş bardak birgün taşarmış ! Bir de odunlar varmış,onlar pinokyo kadar şanslı değilmiş.Sanırım biz de genelde o odunlara denk gelenlerdeniz. Ya da biz hep doğruları söylediğimiz için burnumuz hiç uzamamış.Ve siz o kirli ayakkabılarınızla zihnimden geçemeyeceksiniz! Ayrıca kafa karışıklığı iyi birşey değildir.Kısacası herşeyin başı su.
MELEK-EZGİ